Dadanılası sahneler: Tony Soprano ve pis işleri

Karakterlerinin nefes alıp verişlerine kadar, her saniyesiyle ince ince işlenmiş bir güzel dizimizdi Sopranos. Bu diziyi kült haline getiren özelliklerinden biri ise bu “işlenmişliği” hiç çaktırmadan izleyiciye yansıtması. Tüm o espriler, göndermeler ve performanslar hikayenin sıradan (-mış gibi gözüken) akışı içerisine öyle güzel yediriliyor ki… Hepsi hiç ummadığınız şekillerde gelip çarpıyor zihninize. Hele James Gandolfini’nin oyunculuğu… Aslında gerçek hayatta Tony Soprano olmadığına, bunun bir rol olduğuna inanmak güç.

Filmin müzikli sahneleri de gerçekten birer şov gibi kurgulanmış sanki. Her birini tek tek buraya taşımak, dadanist ruhum gereği beni dünyanın en mutlu insanı yapabilir ama ben sadece bir tanesine takıldım bugün.

Tony Soprano’nun New Jersey banliyösündeki malikanemsi evi, iştahı iyice kabaran FBI’ın gözetimi altındadır. Hatta FBI, sonunda bir plan yapmış, çekirdek Soprano ailesinin eve giriş çıkış saatlerini öğrenmiştir. Buna göre, herkesin dışarıda olduğu bir anı kollayıp eve girmeyi ve etrafa dinleme cihazları yerleştirmeyi planlamaktadırlar.

Bu sahnede, aslında dışarıda olması gereken bir anda, hiç umulmadık bir şekilde son sürat evine doğru yol alan ve FBI’ın planlarını bozmaya doğru giden Tony Soprano’yu görüyoruz. Komik olan ise, radyoda çalarken eşlik ettiği şarkı: Steely Dan, “Dirty Work”

“Senin pis işlerini yaptığım için tam bir budalayım…”

“Pis işlerin adamı” Tony Soprano’nun tüm varoluşuyla aşırı asbsürt bir uyum yakalayan bir nakarat ve yine Tony Soprano’nun “sıradan” hayat yaşayan “sıradan” bir adammış gibi bu şarkıya eşlik edişi… Biz izleyici olarak onun bu şarkının vücut bulmuş hali olduğunu görüp zevkten mest olurken, o bambaşka bir alemde, günlük rutinini yaşıyor.

İnce ince işlenmişten kastımız tam olarak buydu işte.