Hannah Montana’dan Miley Cyrus’a giden ateşli yollar
Miley Cyrus şu sıralar Flowers teklisi ile hepimizin kalbine yangın söndürme tüpü ile giriyor. 🧯 Defalarca ihanete uğradığı evi de klibin merkezine yerleştiriyor. Kadife sesli Billy Ray Cyrus’ın çocuğu. Billy Ray Cyrus kısmına asla girmeyeceğiz yoksa çıkamayız 😂 Kalbimizi bir başka taraftan sarıp sarmalayan Dolly Parton’ın ise vaftiz kızı. İkilinin son olarak bir araya geldiği Miley’s New Year’s Eve Party nasıl ikonikti! Dünyanın en yufka yürekli insanlardan biri Dolly Parton olabilir mi? 🤔 Neyse konu bu da değil zaten. Dolly Parton vaftiz kızı için “Hannah Montana olarak yaptığı işten çok gurur duyuyordu ama insanlar onu sonsuza kadar orada bırakacaktı ve bunun farkındaydı” diyor. İkonik ‘Jolene’ bambaşka bir şeye dönüşüyor Miley ile. Miley kendisinden bekleneni değil tam tersine beklenmeyeni sergiliyor. Haydi bir bonus daha: Kylie Sonique Love’ın drag kızı ❤️ Sahnede Miley’i Miley yapan şey aslında satır aralarına yerleştirdikleri. Ortada evet bir şov var ama şovun bittiği yeri tespit etmek öyle zor değil. Miley Cyrus eli hep yükseltiyor. Samimi ve sıcak. Dünyasında olan şeyleri ilk elden söylüyor; zaman zaman çığırtkan. Tepki gösteriyor, buradayım diyor. İçeride bir yerde Montana var ama ondan daha güçlü Cyrus var 🔥
Toddlers & Tiaras kırmızı çizgimizdir
Değişim ne büyük bir şey aslında. Aslında değil de bir yandan. Belli bir doğrusu ve yanlışı olan bir şey gibi. Yani değişim öncesi ve değişim sonrası, bir grubun kabul ettiği ve etmediği şeylere çok temas ediyor. Değişim böyle adlandırdığımız bir şey oluyor. Bir kadının omuzlarındaki saçlarını bir parmak kestirmesi ile kazıtması değişimden ne anladığımızı gösteriyor. Değişim marjinalleşmek ve genel kanının aksine çarpıklıklar üzerine yürümek gibi. (Kek değil kekstar gibi oldu 😂 Ama öyle.) Miley Cyrus şu an 30’lu yaşlarında ve onunla hemen hemen aynı kuşaktan olan insanların hayatına Hannah Montana ile girmişti. Sonradan peruk olduğunu öğrendik. Disney Channel’ın prenses furyasından fırlamış bir karakterdi. Pop bir figür aslında. 11 yaşında televizyon dünyasına girdi. Sen bir pop yıldızısın! Sarışın olman, uzun saçlarının olması ve parlak, dar bir şeyler giymen gerektiğini overdose püskürten bir klişe şov dünyasının içine düşmüş bir çocuktu. Marie Claire’de yıllar sonra yayınlanan bir söyleşide Miley “o programda nasıl bir kız çocuğu olmam, nelere tepki vermem ya da vermemem hep önceden söylendi ve büyük bir dikkatle izlendi” diyor. 16 yaşında bir peruk ve tonlarca makyajla şova devam eden bir çocuk. TLC’de yayınlanan Toddlers & Tiaras gibiydi. Kısacası olmadığı biri gibi yeniden yaratıldı. Gerçekten beden dismorfisine sebep olması çok muhtemel 😰 Çünkü, çok uzun süredir her gün güzelleştirilen ergenlik dönemindeki genç bir kadından bahsediyoruz -dünyanın bakış açısı malum, tam üzerine sifon çekmelik- ve sonra o şovda olmadığında kendini acaba nasıl hissediyordu?
Disney’in yaratmaya çalıştığı feminen, ‘dişil enerji’ yayan, sanki sadece bundan ibaretmiş gibi olan şeye kesinlikle büyük bir çomak soktu. Şöyle bir okuma yapmak bile ne şahane: Çıplaklık hack’lenecek bir şey olmaktan çıkıp aslında öznenin kendisinin sunduğu bir şeye dönüşüyor. Kuir kavramın kuir özneler tarafından sahiplenilmesi ya da kadınların bütün mizojinik söylemleri sahiplenmesi gibi. Kavramın kendisi artık bambaşka bir şeye dönüşüyor.
Gerçekten bundan başka ne alabilirsin? ⛓ Meydan okuyan bir rüya gibi. Kendi yarattığın, belki de parçası olduğun bir şeyi unutman gerekiyor. Unutmak mümkün olur mu? Belki dönüştürmek? Çünkü, orada doğru olmayan bir şey var; ama bir yandan öznesi sensin. Aşağıdaki video 2022’deki Hannah Montana’nın 16. yıl kutlamalarından. Miley bir dönemin hit şarkısı “Hoedown Throwdown”ı söylemenin hayali olduğunu söylüyor ama hatırlamadığını ve seyircinin ona yardım etmesini istiyor. Kalabalık şarkıyı devralsa da Miley şöyle bir şey ekliyor: “Okay, siz de unutuyorsunuz; sevindim”.
Happy 16th Hannah-versary! 16 years ago my life changed forever when HM premiered. Because of your loyalty and support I’ve had the honor to travel the world for over a decade and perform for fans that bring so much greatness into my life. pic.twitter.com/94yK3yopfr
— Miley Cyrus (@MileyCyrus) March 24, 2022
2020’de Carolina With Greg T In The Morning Show isimli radyo programına katılan Miley, burada söyledikleriyle aslında tamamen rafa kaldırmak yerine bir dönem elinden tuttuğu eski yol arkadaşıyla aralarında bir küslük olmadığını ama mesafeli bir arkadaşlık olduğunu söylüyor. Belki bir noktada 2008’in tozlu raflarına sıkışmış olan Hannah Montana yeniden sahnelere döner. Ancak kabul edelim Disney, Barbie ve Polly Pocket dünyası ve bunları takip eden markalar bir dönem cinsiyetçiliğinin el arabası oldular. Hatta üzücü olan zamanın dönüşümüne şahitlik etmek, yeni şeyleri, yeni imkanları, olasılıkları görmek yerine yaşlı bir sandığa sıkışıp kalmış gibi aynı şeyleri evir çevir yeniden ürettiler. O dönem Disney’de üretilen her şey beyaz, inanılmaz kodlu ve şehirli dramaları olan bir prototip ürünü. Buna çok sevdiğim Barney & Friends de dahil. Üzgünüm 🦖 Bir dönem cinsiyetçiliğe, ırkçılığa dair algı bu denli kuvvetli değildi diyeceksiniz; evet, hepimiz için öyle. En saçma ayrıntılarına kadar tükettik yani. Ama çocukken bu kafaya girmek de bir çocuğun gözünden pek de mümkün değildi sanki. Yıldız Tilbe gibi “nalet olsun kör şeytana diyecek miyiz?” Yoksa Miley gibi o saçma peruğu takıp geçmişle mi hesaplaşacağız? 😂 Keşke böyle bir hesaplaşma mümkün olsaydı.
— Miley Cyrus (@MileyCyrus) March 29, 2019
Defalarca kocaman kocaman paragrafları sildiğim ve her şeyi yeni baştan yazdığım bir metin oldu. Ortada bir şov var, yaratılan bir karakter var ama bir yandan konseptin kendisi Miley Cyrus. Metni aşama aşama kurgulamak ve Cyrus’ın geride bıraktığı, yeniden kucakladığı, bıraktığı ve sonra yeniden sırtlandığı dönüşümü sadece lineer bir biçimde sunmak, karakterin kendisinin bir parçası olarak sahiplendiği dönemi -fazlaca niyet okuyan bir bakış açısıyla- basit bir açılma öyküsüne çevirmek olurdu. Bunun yerine gelgitlerin olduğu bir süreci özel bazı anlarla sunmak daha makul geliyor. Çünkü bitip, gitmiş ya da tamamlanmış bir periyot değil. Hannah da bitmedi; sadece bir yerlerde siesta yapıyor 🏝 O hazır olana kadar beklenecek. Ama şu da var ki bu badass feminist insanı çok seviyoruz. Psikolojik bir çöküntü mü yaşıyor? Uyuşturucu kullanıyor mu? Kaybolduğu zamanlarda lezbiyen bir birliktelik mi yaşıyor? (Keşke.)
Bunlar, Bangerz (2013) dönemi manşetlerinin bazıları. Twerk ana akıma bodoslama girdi; neredeyse kıyafetsiz sahneye çıktı; çat diye saçlarını kestirdi. Standartlar topluluğuna aslında en sağlam şekilde meydan okuyordu. “Mother’s Daughter”, feminist bir marşın ihtiyaç duyduğu her şeye sahip. LGBTİ+’ların ve kadınların yoğunca göründüğü muhteşem bir videosu var. Vajina üzerine giydirilen dişler ve o görüntülerin aktığı anda gücü eline almış bir insanın söylediği sözleri eş zamanlı izlemek ve dinlemek gerekiyor. Hemen hemen aynı döneme düşen Black Mirror serisinin beşinci sezonunun son bölümü inanılmaz ironi barındıran şahane bir hikayeye sahip. “Rachel, Jack and Ashley Too” bölümünde Miley hikayeyi sonundan yakalıyor ve olanca hızıyla geriye bir pas atıyor. Endüstrinin gerçekliğini ve Miley’nin Hannah Montana’dan Miley olmaya geçişini ürkütücü bir şekilde ele alıyor 😰 Tabloid gazetelerin şov yaptığı canımız gezegenimizde, gerçek değişiklikler yapan birinin hayatının başka yönlerinin ve “çekici kadınlar bunu yapmaz” algısının gölgesinde kalması çok kolay. Ama ister dev bir oyuncak ayıya karşı twerk yapıyor ol, ister Instagram için çıplak poz veriyor ol ya da bir kahve randevusunda bir çocukla fotoğraflanmış ol; Miley bize sadece sizi siz yapanın ne olduğunu gösteriyor. Gerçek sosyal adaletin başlaması için hepimizin ihtiyaç duyduğu sınırları yıkmak gerekiyor. Mesele neyi ne kadar yaptığın ve bunun görgüsüzce göze sokulması değil.
Dünya o zaman kocaman bir Türkiye olurdu
Ana haberde Madonna’nın verdiği verginin Dolly Parton’ı geçtiği
Hepimizin gündemi olurdu.
PS. Bir dönem ölürüm Türkiye’m 💰🇹🇷
Şiir yazmak istedim ama olmadı. Miley Cyrus 🖤 Hepimiz. Şunu da mutlaka izleyin.