
Madame X: Herkes ve hiç kimse
Her dönemin Madonna’sı farklı… Alter egosu Madame X ile bambaşka bir kimlikte karşımıza çıkan bu yeni Madonna ise aynı anda pek çok farklı kadın karakterini üzerine geçirerek hem kendine hem de dünyaya bir kez daha meydan okuyor.
Yeni albümünden önce, aynı anda pek çok farklı kimliğe bürünebilen alter egosunu dünyaya tanıttı Madonna. Geçtiğimiz Nisan ayında, albümden şarkılar henüz yayınlanmamıştı ama birkaç Instagram paylaşımıyla adını Madame X olarak duyurduğu personasının tüm özelliklerini yan yana dizilmiş birkaç karede sıralayıverdi. Bir gizli ajan Madame X. Aynı anda hem herkes hem de hiç kimse olmayı başarabilmesinin ardında da bu var. Biraz Game of Thrones’daki Arya Stark gibi: Dilediği adı ve yüzü üzerine geçirebilir, canı isterse öğrenci, canı isterse öğretmen; hatta bir rahibe veya hayat kadını bile olabilir. Hem bunlar bizim tahminimiz değil, Madonna’nın bizzat kendi manifestosu.
14 Haziran’da yayınlanan ve adını Madame X’ten alan bu albüm için Game of Thrones’dan ilham almış mıdır bilmiyoruz ama hayatındaki bazı değişikliklerin Madonna’nın üzerinde büyük etkisi olduğu aşikar. 2017 yılında profesyonel bir futbolcu olmak isteyen oğlu David’in daha iyi bir eğitim alabilmesi için Lizbon’a yerleşen Madonna, bir süre sonra farklı kültürleri bir araya getiren bu şehrin sanat ve müzik çevrelerine girerek yepyeni keşiflerin peşinde buldu kendini. Latin ezgilerinin müziğine dahil olması da şehirdeki Latin müzisyenlerle yollarının kesişmesi sayesinde gerçekleşti aslında. Kayıtları on sekiz ay süren ve Lizbon, Londra, New York ve Los Angeles olmak üzere dört ayrı şehre yayılan albümde pek çok farklı isimle işbirliği yapıyor Madonna. Yıllardır birlikte çalıştığı Mirwais’in yanı sıra Mike Dean ve Diplo da albümün prodüktörleri arasında. İngilizce, Portekizce ve İspanyolca yazılmış on beş şarkıdan oluşan albümden paylaşılan ilk şarkı Medellin’de ise Kolombiyalı süperstar Maluma ile düet yapıyor. Evita ile gittiği diyarlarda yepyeni bir yolculuğa çıkmış gibi…
La Isla Bonita zihninizde bir yerlerde çalmaya başlamış olabilir. Evet, Latin müziğine ilk yönelişi değil bu Madonna’nın ama Madame X ile türün yüksek tempolu pop ile harmanlanmış bu güncel halini ilk kez yorumluyor. Vokallerini duymasanız, şarkıların ona ait olduğunu tahmin etmeniz güç; ondan duymaya alışık olduğumuz hiçbir şeye benzemiyor Madame X.
Ama aslında düşününce, Madonna’nın müziğinin en karakteristik tarafı bu değil mi? Her daim değişimin peşinden giden bu kadının müziği veya stili ne zaman kendini tekrar etti ki?…
(Bu yazı ilk olarak Vogue Türkiye Haziran’19 sayısında yayınlanmıştır.)