Sezonlar arası dizi bekleme enstitüsü: Peki şimdi ne izlemeli?

Yazı: Güliz Atsız

Hâlâ 2017’de bir gündü, bir fragmana rastladım. ‘Bad Robot’ diye açıldı, en Bülent Ersoy halimle dramatik bir “Allah Allah” çektim, ya çok güzel bir şey geliyor, ya da çok kötü. Sonra Stephen King romanlarının isimleri yazmaya başladı, sinema uyarlamalarından alınmış voice over’lar, hepsi damar damar üstüne birbirine bağlanıyor ne oluyor derken işte Stephen King ve J.J. Abrams iftiharla takdim eder falan feşmekan…

Ne zaman başlıyor diye baktım bir de ne göreyim, “2018’de bir ara işte, biz de bilmiyoruz daha” gibisinden tersledi beni IMDb.

“Ekle listeye” diyip çıktım. Sene hala 2017, henüz 2018 ajandaları raflara konmamıştı bile, diziden ilk görüntüler de geldi. Ne yalan söyleyeyim ne olduğunu bilmesem o kadar da heyecanlanmazdım. Fragmanda pek bir numara yok bence. Yayın tarihi için de 2018’den daha net bir şey duyabilmiş değiliz.

“Stephen King filmleri maratonları mı yapsam, daha önce yapmadığım iş değil ama kendine bunu daha kaç kere yapacaksın” diye binge ettiğim dizilere ve filmlere giden yıllarımın muhasebesini yapmaya başladıydım ki çivi çiviyi söktü. Başka bir dizi ve fragmanını gördüm ve tarihi de belli. In your face, Castle Rock!

Şimdi kaşına kaşına ‘The Terror’ bekliyorum. Bize ‘Mad Men’ ile ‘Walking Dead’i bağışlayan AMC’deki büyüklerimizden, Ridley Scott’ın da yapımcılarından olduğu bir dizi. Birtakım dizilerden, filmlerden sevdiğimiz ama adını IMDb’ye bakmadan bilemediğimiz bazı oyuncular, yaşanmış olaylar, tarihi kostümler, Antartika ve tabii ki Ridley Scott’la özdeşleşen o buz mavisi ışık… Fragmanı o kadar güzel ki, dizinin fragmanı kadar güzel olmayacağından biraz korkuyorum açıkçası. Bir ‘Taboo’ hayal kırıklığı daha yaşamak istemiyorum. Ridley Scott demişlerdi, Tom Hardy demişlerdi… Gittik oturduk, bozdukça bozduydu, önünü alamadıydık. İkinci sezonu yine izleyeceğim o ayrı, zira bambaşka bir şeye dönüştü tam sezon finali civarı giderayak. Nereye gidecek diye bakacağız; çünkü Tom Hardy… Ama yani Yaşar gibi evşen* olmadım pencerelerde.

Velhasıl ‘The Terror’ da böyle, izleyebileceğiniz üzere. Bu hafta hasret listesinde bir güncelleme daha oldu. O da yeni fragmanı yayınlanan ‘The Handmaid’s Tail’. Yapımcısı “10 sezon yapacaaaz, Handmaid’s Tail il olacak” falan diyormuş. Bu zamanda biraz zor. İzleme ve binge alışkanlıklarımız da habire değişiyor. Ama olmayacak iş de değil. Gider mi gider. Malzeme güzel. Bu konuya ayrıca bir ara değinmek istediğimden çok uzatmıyorum. ‘Mindhunter’, ‘House of Cards’ ve ‘Westworld’ ne zaman gelecek hâlâ tam belli değil. Daha 2018’e yeni girdik. Sabretmek lazım.

Uzun lafın kısası Mart’tan önce, beklediğim hiçbir dizi yok. Eskileri mi döndürelim, bir arkadaşımızın o hep tavsiye ettiği ama “O ne be, pft” diyip geçtiğimiz bir önerisine mi takılalım, ne yapalım?

Büyük çaresizliğimizi bir de görselle anlatalım: