
Sinefil bünyelere alternatif salonlar
Dünya üzerinde tek bir kopyayla oynuyormuş gibi, festivallerde kaçırırsak bir daha bulamayacağımızı sandığımız filmler, alışveriş merkezlerinde veya yolda yürürken karşımıza çıkabiliyor artık. Kendileri gibi sinefil bünyelere yıl boyu mutluluk yaymak için yola çıkan alternatif oluşumlar sayesinde elbette…
Başka Sinema
2013’te Başka Sinema diye bir oluşumdan haberdar olduğumda, neymiş diye bakıp, şaşırıp kalmıştım. “Bize her gün festival” sloganıyla, İstanbul ve Ankara’da dört sinemayla gösterimlere başlayan Başka Sinema, 2018 Kasım ayı itibariyle 13 şehirde, 16’sı İstanbul’da olmak üzere toplamda 33 salonda, geniş dağıtım ağına sahip olmayan filmleri, seyricinin ayağına kadar getiriyor. Hatta işleri o kadar ileri götürdüler ki geçtiğimiz Ekim ayında Ayvalık’ta ilk festivallerini de düzenlediler.
Başka Sinema kapsamında Kasım ayı boyunca Whitney, Climax, Put Şeylere, Leto ve Borç filmlerini izleyebilirsiniz.
CGV Arthouse
Benzer bir adım da 2017’nin başlarında Cinemaximum’dan geldi. CGV Arthouse projesi kapsamında İstanbul’da üç salon ve iki filmle başlayan proje kapsamında şu an altı şehirde, 12 Cinemaximum salonunda festivallerden yabancı filmler ve yaygın gösterim şansı bulamayan yerli yapımlar ve hatta kısa filmler gösterime giriyor. CGV Arthouse’un Kasım ayı programında The Kindergarden Teacher ve The Miseducation of Cameron Post gibi filmler var.
Başka Sinema ve CGV Arthouse’un dışında, sinema salonlarına ek olarak düzenli film gösterimleri yapan sanat merkezleri de yıllardır vizyona alternatif film izleme deneyimleri sunuyor.
Bunlardan belki de en eskisi, 2008 yılında film gösterimlerine başlayan İstanbul Modern Sinema. Taşınma işleri yüzünden birkaç aydır ara verilen gösterimleri, yeni yerde kaldığı yerden devam ediyor. Kasım ayı boyunca devam eden On Yıllar başlıklı film seçkisi, 1920’lerden bu yana Almanya sineması üzerine tarihsel bir araştırma niteliğinde.
Aynı şekilde, Pera Müzesi de 2008’den beri film seçkileri sunuyor. Yeni Dünya sinemasından güncel ve eski filmler keşfetmek, filmleri başka konseptlerle bir arada yeniden düşünmek için harika seçkiler hazırlanıyor. Kasım ayı boyunca Sınırların Ötesi başlığı altında oyuncu, senarist ve yönetmen Ronit Elkabetz’in sinematografisini incelemeye alıyor. Fas’tan İsrail’e göç etmiş bir ailenin kızı olan Elkabetz’in sinemasında, göç, aile ve aşk temaları trajikomik olaylar ve müthiş toplumsal gözlemlerle birlikte işleniyor.
SALT‘ın Perşembe Sineması da 2015’ten bu yana hem eski hem de yeni bir çok filmi, bir tema etrafında bir araya getiriyor. Takvimini, yeni filmler ve yönetmenler keşfetmek için harika bir rehber olarak kullanıyorum. Sezona 13 Eylül’de yeni bir seçkiyle başlayan Perşembe Sineması, 29 Kasım’a kadar sürecek programda 12 film üzerinden “yenilenme” arzusu ve geleceğe yönelik önerilerin sinemadaki tezahürleri üzerine düşünmeye davet ediyor.
Son zamanlarda yeni favorim de Aksanat’taki film gösterimleri. Lise yıllarımdan beri Kısa Film Festivali’ni takip ettiğim Akbank Sanat’ın son aylarda yaptığı Güncel Afrika Sineması, Macar Sineması, Bosna Film Günleri gibi seçkiler, festival yoksunluğunda krize giren sinefil bünyelere hızır gibi yetişiyor. Kasım ayı boyunca da güncel Kore sinemasından beş fimin gösterimi gerçekleşecek. Ayrıca 23-24-25 Kasım tarihlerinde Ulusal Sinema ve Felsefe Sempozyumu, 14 Kasım 2018 – 8 Mayıs 2019 tarihleri arasında da Sinema ve Psikiyatri Seminerleri düzenlenecek.