Türkiye’ye dadanan müzisyen ve müzik grupları

Yazı: Nazlı Sönmez

Ankara’da doğup büyümenin uzaktan İstanbul’u izlemek gibi bir süreci oldu. Lise döneminde İstanbul’a yerleştikten sonra artık konser takvimi içinde yerimi almaya başladım. Fakat henüz orta okuldayken hep bir şey duyuyordum;

“Anathema Boğaz’da yalı almış” 

Çünkü Ankara’ya da çok sık geliyorlardı. Evet, Türkiye’ye dadanan ilk grup olarak tabii ki Anathema’yı seçiyorum. Kaç kere geldiklerine dair kesin bir bilgi olmasa da “Boğaz’da yalı aldılar” dedirtecek kadar çok geldiklerine eminim. Anathema’nın İngiliz arabeskinden yükselişi kusursuz bir bağ oluşturdu aramızda. Çok acı çeken bu adamlarla birlikte Türkiye’deki seyirci de acı çekti. 30’uncudan sonraki konserler zaten sadece Anathema seyircisiyle doluydu. En son 2017’de geldiler. Yani geçen sene. Şüphe etmediğim en güçlü gerçek; Türkiye’deki sadık Anathema seyircisi hep yaşayacak.

Jay-Jay Johanson 

48 yaşındaki İsveçli sanatçı Türkiye’ye çok geldi arkadaşlar. Birçok farklı mekanda, birçok farklı konseptteki konsere imza atan sanatçı, İstanbul’u benden daha iyi biliyor olabilir. 2012 yılında Hürriyet’te çıkan haberin başlığı “26 kez geldi, bir kez gezdi” olduğuna göre ve 2012’den tam 6 sene ileride olduğumuza göre Jay-Jay’in de geliş sayısı 30’u geçmiştir. Keşke daha çok gezseydi dediğimiz sanatçı Zorlu PSM’de bu sene tekrar konser verecek. Evet, “Tell the girls that he’s back in town!”

Oi Va Voi 

Türkçeye çevirdiğimiz zaman “Aman Tanrım!” sonucu elde ettiğimiz Oi Va Voi de İngiliz topraklarından geliyor. Fakat çok sık geliyor. Türkiye’yi aşırı seven ekip tabii bizim seyirci tarafından da çokça seviliyor. Biletler konsere 5 gün kala bittiğine göre gelmeye devam edebilirler.

Oscar And The Wolf 

Birkaç senedir her sene ikiden fazla Oscar And The Wolf konseri görüyorum. Hatta Twitter’da çok ayıp bir tweet de gördüm. “Oscar And The Wolf artık s*kt*r g*t bu ülkeden!” serzenişi vardı. Bu tweeti görmezden gelmeliyiz çünkü benim ergenliğimde Ankara’da Anathema neyse, bugünün gençlerinde de Oscar And The Wolf o gibi görünüyor.

Brazzaville 

Grubun vokali Kaliforniya’lı müzisyen David Arthur Brown gerçek bir Türkiye aşığı. Daha internetin bile popüler olmadığı günlerde sık sık afişlerde gördüğüm ve torentten albümünü indirdiğim bir isim. Şarkılarında da bir sürü İstanbul geçen sanatçının adını Türkçe yapması bir ihtimal. Kendinizi buna hazırlayın.

Tabii içimden geçen daha çok gelsinler, arkadaşlarına anlatsınlar onlar da gelsin. Bir sürü isim gelsin! Yeniler gelsin, eskiler gelsin. Yeter ki gelsin!