Ana akım olmak ya da olmamak: Charli XCX’in Brat albümüne dadandık (Üstümüz başımız limon yeşili)

Dadanizm newsletter duyuru (600 x 600 px)

Biraz haylazlık peşindeki Charli XCX ile it girl dünyasının kokusu tüm interneti sarmış durumda. O neon ışıklarla dolmuş gece kulüplerinin yanında Tumblr gençliği, saçları yandan ayırdığımız lise günleri, limon yeşili albümün altında birleşiyor. Öz pop müziğin göze çarpan yüzü günümüzün ilişki kurması kolay, samimi söz yazımıyla buluşuyor. Sonunda Charli XCX, Brat albümüyle tüm dünyanın nabzına göre şerbet vermeyi başarmış durumda. Altıncı albümü olarak piyasaya çıkan bu albümde “banger” üzerine “banger” dinliyoruz. Popstar olmak ile olmamak arasında, alternatif kısçelerin göz nuru, ana akım medyaya göz kırparken kendi çizgisinde devam eden Charli XCX, bu albümle daha mı pop oluyor, pop mu daha alternatif oluyor, emin olamıyoruz. Charli’ye, Brat’e ve Brat’çiliğe, Taylor Swift’in liste savaşları iddialarına dadanıyoruz.

31 yaşındaki Charli Cambridge’te milenyal mi milenyal bir hayata doğuveriyor. Asıl olarak ise Essex’te büyüyor. 2008’de zamanın Facebook’u ya da Instagram’ı diye adlandırabileceğimiz MySpace’te şarkılarını paylaşarak başlayan kariyeri, Londra’da depolarda yapılan rave partilerindeki performansları ve sonrasında Asylum Records’a bağlanmasıyla giderek hızlanıyor. 2013’te büyük çıkış albümü True Romance’le ve hemen sonrasında hepimizin bildiği gibi ikonik duo Icona Pop’un I Love It ve Iggy Azalea’nın Fancy şarkılarında yer almasıyla birlikte hızlanıyor, adı tüm dünyada da duyulmaya başlıyor.

Milenyaller uyanın, gençler geldi

Sonuç olarak biz Charli’yi uzunca bir zamandır tanıyoruz, özellikle son üç albümüyle kendi nişini buldu, elektro-pop diyarlarında kendi adını yaymış başardı. Bakışlarıyla ve tarzıyla, takıldığı insanlardan tutun, dümdüz ikonikliğiyle kendi dünyasını oluşturdu. Fakat hep biraz yeraltında kaldı sanki. Zaten albümünde de bahsediyor ya, Billboard’a çıkmak nasıl olurdu diye soruyor kendine, eskiden bilmediği şarkılarla karışık CD’ler yaparken Billboard’a çıkmayı pek de düşünmediğini itiraf ediyor. Nostaljik bir havayla o zamanlara geri dönmek istediğini söylüyor. Fakat gerçekten kaldı mı eski poplar, popçular?

Pitchfork’un da dediği gibi, artık samimiyet ve özgünlük kazanıyor. Ünlülerin kendilerini zorlayarak samimi gözükmeye çabaladığı bir yandan da alternatif isimlerin alternatif platformlarda kendi yollarını bulup öne çıktıkları dönemlerden geçiyoruz. Charli XCX de ikinci kategoridekilerden biri: Yaptığı tüm o albümlerin ve mükemmel şarkıların arasından Charli XCX neden tam olarak bir pop kraliçesi olup da çıkıvermedi diye düşünmeden edemiyoruz. Alternatif pop’un ve en başta Charli’nin yaptığı şey neden farklı oldu? Kendisi de bu albümde bunu sorgularken bir yandan bize birbirinden pop bir sürü şarkı sunuyor. Fakat yine de hâlâ bir sivriliği, bir patlaklığı da var gibi. Ama ne aşırı alternatif tonlara uzanan ne de popun o suya sabuna dokunmayan sterilliğine sahip şarkılar bunlar.

@bbcsounds

Today signals the start of 💚BRAT SUMMER💚 and we are here for it… #brat #charlixcx Listen to Sidetracked on BBC Sounds #podcast

♬ original sound – BBC Sounds

Yeni nesil it girl’ler

Öte yandan Charli sorgusuz sualsiz cool biri. “It girl” fikrini benimsemiş, tamamen kendi diyarını yaratmış. Dünyanın it girl rezervleri gitgide küçülürken aynı seviyede “it girl” sayılan Julia Fox’la olan arkadaşlığı da konuşulmaya başladı. Birlikte yayınladıkları parça Down The Drain’i Boiler Room’da sahnelediler hatta. 360 şarkısının klibinde alternatif it girl’lerin divası Chloë Sevigny’yi de yanına aldığına göre, Charli’nin etki alanını kimse sorgulayamaz artık.

Eğer şunu demezsem yalnız arkadaşlarım beni iki yüzlü ilan eder: Ben hiç Charli XCX fanı olmadım… Hâlâ da olduğumu düşünmüyorum. Çünkü kapalı hayran kitlesine sahip sanatçıların dinleyicileri biraz beni korkutup soğutuyor: “Charli’yi sevmiyorsan benimle konuşamaz, beni anlayamazsın.” Oysaki ben ve benim gibiler için Charli’nin hafif kaldığı bazı anlar, dakikalar vardı. Ta ki Brat’e kadar.

Şimdi Brat’le birlikte her yer cart yeşile boyanmış ve herkes yeşilin o tonundaki meme’lerle, çığlıklarla “Brat girl summer”ı kutluyor.

@flighthouse

pov: you’re waiting for euphoria s3 to start filming #charlixcx #addisonre #vondutch #euphoria

♬ The von dutch remix w addison rae and a. g. cook – Charli XCX

Dance pop’un hayat kurtaran enerjisi

Prodüksiyonunu bubblegum bass, hyperpop ‘‘uzmanı’’ A.G. Cook ve Easyfun’ın üstlendiği bu albüm oldukça A.G. Cook kokuyor diyebiliriz. Hızlı temposu, hafif ve eğlenceli tonu bir yandan da Charli’nin hiç olmadığı kadar içten söz yazımıyla birleşiyor. Sanki artık müzik dünyası disko-funk nostaljisinden çıkarak 2010’lar core’una dönüş yapıyor; it girl’lerin, kapaklı telefonların, MySpace estetiğinin diyarına yeniden bir giriş yapıyoruz. Brat bir yandan tüm bu saydıklarıma nazaran biraz daha geliştirilmiş bir vurguya sahip, daha ‘‘hızlı’’. Onun ötesinde daha önce de bahsettiğim gibi, söz yazımı 2010’lardan farklı olarak biraz daha içtenlik besliyor.

Dance-pop’un ağırlıklı olduğu bu albümde duygusala bağlanan anlar da olmuyor değil. Yine de birçok parçayı dans ederken duyduğumuzu ve herkesin bu parçaları ezbere bildiğini hayal edebiliyoruz. Von dutch, rewind ve 360’ı zaten saymıyoruz bile. Von dutch albümün çıkışından sonraki günlerle daha da anlam kazanıyor; “önemli değil, beni kıskandığını itiraf edebilirsin” sözleriyle. Brat, Metacritic tarafından yılın pop albümü seçilirken, turnesinin biletleri de tükeniyor Charli’nin. Von dutch albümün zaten öne çıkan parçalarından biri. Remiks versiyonu ise TikTok fenomeni, dansçı ve şarkıcı Addison Rae’nin çığlığıyla meme camiasına kazandırıldı. Charli XCX Von dutch remix’i ve misket limonu renkteki meme’lerle sadece listeleri kasıp kavurmadı. Bunun ötesinde üm internet kültürüne amme hizmetinde bulundu.

@atlanticrecords

The Scream™ @Charli XCX shared some #BTS recording The von dutch remix with @Addison Rae and @A. G. Cook ✨

♬ The von dutch remix w addison rae and a. g. cook – Charli XCX

Yine mi sen be Taylor

Geçtiğimiz haftanın sonlarına doğru listede birinci gibi görünecek gibi olan albüm, uzun zamandır müzik piyasasını peş peşe yayınladığı albümler ve büyük turnesiyle domine eden Taylor Swift’in gazabına uğruyor (üzgünüm Swiftie’ler). 13 Haziran Perşembe günü Taylor Swift’in halkla ilişkiler takımı, en son çıkan The Tortured Poets Department isimli albümünün altı farklı yeniden basımını anons ediyor. Bu altı farklı versiyonun her biri farklı demolar ve canlı versiyonlar içeriyordu ve sadece İngiltere saatiyle 23.59’a kadar piyasada kaldı. Bu durum albümlerin hızlı bir şekilde ilgi görmesine sebep olarak Brat’in birinci sıraya çıkma olasılığını düşürdü.

Swift’in halkla ilişkiler takımına göre bu tamamen bir hafta önce Eras turunun İngiltere’ye adım atmasıyla alakalı olsa da fanların teorisine göre bu tamamen Charli’yi liste sıralamasında aşağı çekmek için yapılan stratejik bir hareketti. Billie Eilish’in geçtiğimiz mayıs ayında Hit Me Hard and Soft’u yayınladıktan sonra da benzer olayların yaşanmış olması bu iddiaları destekliyor gibi. Swift, Billie’nin albümünden hemen sonra üç tane farklı dijital albüm varyantları, bir CD versiyonu çıkarıp bir de üzerine 4 deluxe CD varyasyonunu da yeniden stokladı. Her albüm varyantına (virüs gibi duyulmaya başladı) yeni bir şarkı da ekleniyordu tabii. Bu şekilde fanları devamlı albüm almaya teşvik eden ilginç sistemi devam ettirerek Eilish’in listede yukarı çıkması da engellendi.

Y2K ama tarz sahibi

Neyse daha fazla Taylor konuşmayalım… Charli ise her ne kadar hâlâ bir numaraya tırmanamasa da gönüllerin birincisi oldu çoktan Bu hayatta artık zaten meme’leri arkana aldıkça elde edemeyeceğin hiçbir şey yok. Vogue bile bu popüler kültür dalgasına katılmış “brat girl yazı” için başlangıç kitinin tarifini vermiş. Brat girl, Charli’nin tarzını benimseyen Y2K gözlükler, iddialı çizmeler, gür simsiyah dalgalı saçlarla başlayan ama daha çok mentalite, özgüven ve kendini sevmekle tamamlanan bir yazın habercisi.

bratgenerator.com’a giderek siz de kendi Brat’inizi yaratabilirsiniz…

Müzik yorumlamak ve dinlemek benim için parfüm bakmak gibi. Bazı kokular vardır, tenine uyar, karakterine uyar. Bazı kokular vardır arkadaşının üstünde güzel kokar; seversiniz, saygı duyarsınız ama üzerinizde istemezsiniz. Charli XCX de benim için tam olarak bu şekilde arada kalmış bir isim. Pek anlamadım kendisini sevenleri, Charli’yi özel kılan neydi hep çok sorguladım. Şimdi ise onu bu albümle daha çok takdir etmeye başladım. Her albümde olduğu gibi bu albümde de favorilerim ve yaz playlist’ime girecekler var tabii ki. Benim şahsi favorilerimin arasında Sympathy is a knife, Von dutch, Rewind ve Girl, so confusing bulunuyor. Tabii burada prodüksiyonda deli emeği olduğu belli olan isimleri tekrar hatırlamadan geçmemek gerekir; bu, ne kadar bu albüme özgü bir şey olmasa da. A.G. Cook, Gessafelstein, Finn Keane Charli XCX’le buluşunca enerjisi bitemeyen bir albüm çıktı karşımıza.

Dadanizm sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya Devam Edin