
Açılış bir zombi komedisiyle: 75. Cannes Film Festivali programına dadanıyoruz
Geleneklerinden vazgeçmeyen ciddi duruşu ve Akdeniz esintisini taşıyan yumuşak dokunuşu ile Cannes Film Festivali bu seneki programıyla da sinema severlerin nabzını yavaştan yoklamaya hazırlanıyor. Nice klasiklerin dünya prömiyerini gerçekleştirdiği, yıl boyunca konuşulan birçok filmin tanıtımlarının yapıldığı festival açılışını bir zombi komedisiyle, Michel Hazanavicius imzalı Comme Z filmiyle yapacak. Jim Jarmusch’un Dead Don’t Die’ından sonra zombilere iyice alışmış olmalılar… 17-28 Mayıs tarihleri arasında gerçekleşecek olan festivalin Başka Bir Bakış kategorisinde ise Emin Alper’in Kurak Günler filmi bizi karşılıyor. Ayrıca Fransız Rivierası bu seneki seçkisiyle Davis Cronenberg, Claire Denis ya da Dardenne kardeşler gibi birçok auteur’ü de yeniden ağırlayacak. Biz de yine heyecanla geri sayımına başladığımız Cannes Film Festivali’ne dadanıyor, detaylarına şöyle bir göz atıyoruz.
Cannes Film Festivali, gerek 75 sene öncesine dayanan tarihiyle gerekse sinema dünyasında edindiği vizyonuyla her daim konuşulan, sinemadan uzak olanların bile dikkatini cezbeden bir festival oldu her zaman. Elbette her sene ne kadar “harika” oluşuyla konuşulmadı; bazen konuklarının bir acayip reklam kampanyalarıyla bazen de skandallarıyla gündeme geldi. Film gösterimi sırasında bayılanlar, işçi protestoları, topuklu ayakkabı isyanları… Neler neler yaşandı Güney Fransa’nın bu küçük şehrinde. Ve tüm bu skandallara rağmen prestijinden ödün vermeyen festival son yıllarda sık sık ırkçılıkla ya da cinsiyetçilikle ilgili eleştiri topluyordu. Mesela 74 yıllık tarihinde Altın Palmiye ödülü yalnızca iki kadın yönetmene gitti; The Piano filmiyle Jane Campion ve Titane filmiyle Julia Ducournau. Ve geçtiğimiz ay, Fransız Uluslararası Film Festival Birliği Yönetim Kurulu festivalin başkanlığını ilk defa bir kadına yani Irish Knobloch’a devretti. Knobloch, Pierre Lescure’un “yerime gelecek kişinin bir kadın olması çok önemli. Meşaleyi Iris Knocloch’a büyük bir mutlulukla devredeceğim” açıklamalarının ardından festivalin ilk kadın başkanı olarak anılmaya başlandı bile.
Bu sene 75.si gerçekleşecek törenin girişinde bizi 2011 yılındaki The Artist filmiyle En İyi Yönetmen Oscar’ını kucaklayan Michel Hazanavicius karşılıyor. Aynı zamanda Yarışma Dışı kategorisinde yer alan Comme Z adındaki bir zombi komedisiyle açılışını yapacak festival. Comme Z, düşük bütçeli bir zombi filminin yapım ekibinin çekimler sırasında gerçek bir zombi saldırısına uğramasını konu ediniyor. Yarışma Dışı kategorisinde aynı zamanda Baz Luhrmann’ın Elvis Presley’in biyografik filmi Elvis’i, George Miller’ın Idris Elba ve Tilda Swinton’lı Three Thousand Years of Longing’i ve de Tom Cruise’un 36 yıl sonra yeniden Pete Mitchell’a hayat vereceği Top Gun: Maverick filminin de yer alacağını duymuştuk daha önceden.
Bu sene 18 filmin yarışacağı Ana Yarışma kategorisi ise birçok aeteurın sahalara dönüşünü müjdelediği için bünyede hafiften bir heyecan yaratıyor elbette. Claire Denis Orta Amerika’da geçen Stars at Noon ile, Dardenne kardeşler Toni and Lokita ile ve de gizem dolu Decision to Leave filmiyle Park Chan-Wook Cannes’ın o meşhur merdivenlerinde yeniden arz-ı endam edecekler. Ayrıca en son Brad Pitt’li Ad Astra filmiyle karşımıza çıkan James Gray de Armageddon Time filmiyle, usta yönetmen Arnaud Desplechin ise Frere et Soeur filmiyle Altın Palmiye için yarışacaklar. Bu senenin bir başka büyük heyecan kaynağı ise bizi body horror türünün en çarpıcı örnekleriyle buluşturan David Cronenberg’in Crimes of the Future ile yine zihnimizi karıncalandırmaya hazırlanıyor oluşu. Evet, kendisinin daha önce 1970 yılında çekilmiş aynı isimli bir başka filmi daha mevcut; ama bu seferki yeni ve farklı bir film, 1970’deki filmin yeniden çekimi değil. Cronenberg’in çok sevdiği fütüristik anlatılarından biri olan Crimes of the Future, insanlığın yaratılan yapay koşullara adapte olabilmek adına çeşitli fiziksel müdahalelere giriştiği bir yakın gelecekte geçiyor. Bu fiziksel müdahaleler sonucunda farklı bir biyolojik evrime kapı aralayan insanların başına gelenleri izleyeceğiz filmde. Başrollerinde Cronenberg’in vazgeçilmezi Viggo Mortensen’ın yanı sıra artık zihnimizde neredeyse Cannes’la bağdaşan Léa Seydoux ve geçtiğimiz sene Spencer ile adından sıkça söz ettiren Kristen Stewart yer alıyor.
Ve malesef her sene olduğu gibi Ana Yarışma’ya seçilen kadın yönetmenlerin sayısı da bir elin parmaklarını geçmiyor; Claire Denis, Kelly Reichardt ve Valeria Bruni Tedeschi ile bu sene de yalnızca üç kadın yönetmen bu istatistiği sırtlıyor. Temmuz itibariyle festival başkanlığını Knocloch’a devredecek Pierre Lescure ve sanat yönetmeni Thierry Frémaux’nun geçtiğimiz haftaki basın toplantısında açıkladıkları festival seçkisinin Belirli Bir Bakış kategorisine de değinelim son olarak. Bu kategorideki yapımlar arasında daha önce de Abluka ve de Kız Kardeşler filmiyle Venedik ve Berlin Film Festivalleri’ne de yolu düşen genç yönetmen Emin Alper’in Kurak Günler’i yer alıyor. Başrollerini Selahattin Paşalı ve Ekin Koç’un paylaştığı Kurak Günler bir süredir kuraklık sorunuyla boğuşan Yanıklar kasabasında geçiyor. Ve kasabaya yeni atanan genç savcı Emre, belediye başkanlığı yapan Selim, gazeteci Murat ve kasabalılar arasında yaşanan politik gerilimlere odaklanıyor. Ve artık 75. Cannes Film Festivali’nin detaylı programına festivalin resmi sitesinden ulaşabileceğinizi hatırlatarak sizi festival seçkisiyle baş başa bırakıyoruz.
Ana Yarışma
Stars at Noon (Claire Denis)
Crimes of the Future (David Cronenberg)
Tchaïkovski’s Wife (Kirill Serebrennikov)
Tori and Lokita (Jean-Pierre Dardenne ve Luc Dardenne)
Triangle of Sadness (Ruben Östlund)
Boy From Heaven (Tarik Saleh)
Broker (Hirokazu Koreeda)
The Almond Tree (Valeria Bruni Tedeschi)
Armageddon Time (James Gray)
Brother and Sister (Arnaud Desplechin)
Close (Lucas Dhont)
Decision to Leave ( Park Chan-Wook)
Eo / Hi-Han (Jerzy Skolimowski)
Holy Spider (Ali Abbasi)
RMN (Cristian Mungiu)
Leila’s Brothers (Saeed Roustaee)
Nostalgia (Mario Martone)
Showing Up (Kelly Reichardt)
Yarışma Dışı
Z ya da Comme Z (Michel Hazanavicius)
Elvis (Baz Luhrmann)
November (Cédric Jimenez)
Three Thousand Years of Longing (George Miller)
Mascarade (Nicolas Bedos)
Top Gun: Maverick (Joseph Kosinski)
Belirli Bir Bakış
Kurak Günler (Emin Alper)
All the People I’ll Never Be (Davy Chou)
Beast (Riley Keough ve Gina Gammell)
Domingo and the Mist (Ariel Escalante Meza)
Sick of Myself (Kristoffer Borgli)
Joyland (Saim Sadiq)
Volada Land (Hlynur Pálmason)
The Worst (Lise Akora ve Romane Gueret)