Plakların yeni altın çağı, binlerce basılan varyasyonlar ve Taylor Swift

Dadanizm newsletter duyuru (600 x 600 px)

Koleksiyonerlerin kalbinde her daim ayrı bir yeri oldu plakların. Her şeyden öte, kendine has dinleme ritüelleri bile onları baş tacı etmeye yeterli. Özenle kılıfından çıkarıp etrafından tutarak pikaba yerleştirmek, nazikçe iğneyi bırakıp sabırla diğer yüzünü çevirmeyi beklemek… Çok zor bulunan bir albümle hiç umulmadık bir yerde göz göze gelmenin heyecanı ise bambaşka… Evet, tüm bunların arkasında türlü nostaljilerin beslediği hisler var ve bir süredir, özellikle de pandemi döneminden sonra bu nostalji popüler müzik alanında yeni bir yol açmış durumda: Yeni bir yükselişe geçen plaklar, kısa bir sürede müzik endüstrisinde önemli bir yer edindi ve günümüz müzik pazarlama yöntemlerini tekrar şekillendirdi. Artık pek çok büyük pop albümü plak olarak da basılıyor. Hem de farklı farklı varyasyonlarla, binlerce adet. Sebep ise elbette ki albüm satışlarını katlamak, listelerde zirveye ulaşmak. Bir bakıma ‘ölümden dönen’ plak endüstrisine (ve evet, Taylor Swift’e) dadanıyoruz.

Kaynak: Statista.com / Vinyl Sales Surpass CDs for the First Time Since 1987

Zaten dönüşünü yapmaya başlayan plakların üstüne bir de “pandemi nostajisi” eklenince bu disklerin hızına yetişebilene aşk olsun! Bu yükseliş pandemiden sonra öyle bir ivme kazanıyor ki ABD’de 2022’de plak satışlarının teknolojik olarak açık ara daha gelişmiş ve kompakt olan CD’leri geçtiği gözlemleniyor. Plakların böylesine ilgi görmeye başlaması tabii ki sanatçıların ve özellikle plak şirketlerinin gözünden kaçmıyor. Müziği plak estetiğiyle tamamıyla eşleşmeyen sanatçıların bile artık fiziksel medya anlamında ilk olarak plak üretimine önem verdiklerini gözlemlemek mümkün; Selda Bağcan’dan Ice Spice’a uzanan bir serüven.

Son birkaç senede plaklar sanatçıların müziklerini pazarlamaları sürecinde devasa bir yer kaplamaya başladı. Daha bir saniyesini bile duymadığımız albümler için açılan on binlerce plak ön satışı, listelerde yükseklere çıkmak isteyenler için iyi bir formül gibi gözüküyor. Farklı disk renkleri, özel şarkılar ve hatta farklı arka kapak fotoğrafları ile pazarlanan plaklar, masum gözükseler de büyük sanatçılar ve plak şirketleri tarafından müzik listelerini manipüle etmek için de sıkça kullanılıyor.

Hepimizin plakların dönüşünü kutlamak için farklı yolları var. Bazılarımız sahafçı gezip uzun süredir bulmayı oyun haline getirdiğimiz albümleri arıyoruz, bazı işkence görmüş şairlerimiz de albümleri için 30’dan fazla plak varyantı çıkartıyor! Taylor Swift’in 19 Nisan 2024’te çıkardığı The Tortured Poets Department albümü için 23 Haziran itibariyle toplam 34 varyasyon çıkardığı biliniyor. Bunların bazıları dijital, bazıları CD formunda ve bazıları plak olarak hazırda bulunuyor. Ayrıca altını çizmek isterim ki Taylor Swift’in en çok eleştiri almasının sebebi birden fazla varyant çıkarması değil, her varyantı almak için koleksiyonerlere ve hayranlarına ‘geçerli’ bir sebep sunması. Bu ne demek? TTPD adı altında çıkan tüm parçaları dinlemek için, hayranlarının albümün yedi versiyonunu da satın almaları gerekiyor.

Standard 16-song digital download album + “The Black Dog” voice memo

Standard 16-song digital download album + “Cassandra” voice memo

Standard 16-song digital download album + “Who’s Afraid of Little Old Me?” voice memo

Standard 16-song digital download album + “loml” (Live From Paris)

Standard 16-song digital download album +”My Boy Only Breaks His Favorite Toys” (Live From Paris)

Standard 16-song digital download album + “The Alchemy X Treacherous” (Live From Paris)

Standard CD + Bonus Track ‘But Daddy I Love Him (Acoustic Version)

Bunların üstüne benim de araştırırken detaylarında kaybolduğum The Manuscript, The Albatross, The Botler, and The Black Dog isimli versiyonları da bulunuyor.

Kaldı ki albüm halihazırda zengin bir içeriğe sahip, albümün uluslararası çıkış saatinden iki saat sonra The Tortured Poets Department: The Anthology isimli bir versiyon çıkartan Swift, yeni versiyonla bir double albüme imza atıyor. Dolayısıyla Taylor Swift’in neden bu konuda göze battığını anlamak çok kolay. Yaz itibariyle hala yeni varyantlar çıkarması da yardımcı olmuyor.

Neyse ki Taylor’ın çabaları boşa gitmiyor ve The Tortured Poets Department Billboard 200 listesinde 1 numarada 12 hafta geçiriyor. Anlayacağınız bir sürü kelime salatası, bir sürü versiyon, bir sürü satış… Swiftie’lerin de kafaları karışıp var olan her şeyi sepete eklediklerinden neredeyse eminim, konu Taylor Swift olunca her şey bir satış taktiği olabilir.

Birleşmiş Krallık chart’larında da altı hafta boyunca 1 numaraya doyamayan Taylor Swift, brat albümünün 1 numara olması beklenilen haftada yayınladığı “UK only” dijital varyasyonlar ile Charli xcx’e 1 numarayı kaptırmadı. Daha önce beraber sık sık boy gösterdikleri için endüstri dostları diyebileceğimiz ikilinin sahne arkasında yaşadıklarını bilmek mümkün değil. Sempatinin bıçak olup kestiği yerdeyiz.

Liste yarışının da ötesinde, büyük sanatçıların plak endüstrisindeki etkisi farklı yollarda da kendini gösterebiliyor. Mesela 2021 yılında Adele 30 albümünü yayınladığında Sony Music 500 bin plak bastırmıştı; bunun üzerine üretim merkezlerinde de bir süre trafik oluşmuştu. Bu trafiğin en büyük sebeplerinden biri plak basımının diğer fiziksel formlara kıyasla aşırı zahmetli olması. Eğer bir albüm 58 dakikaysa (ve 30 öyle) o plağın basımı en az o kadar sürüyor. Plak basımlarının gecikmesi ile ilgili sorunu, New York City merkezli bağımsız plak şirketi ATO Records’un satış müdürü Mike Quinn şöyle anlatıyor: “Bu büyük sanatçıların hepsi plak üzerinde daha fazla albüm satıyor ve hepsi birlikte üretim tesislerinde yoğunluk yaratıyorlar, oysa birkaç yıl önce plak, bu sanatçılar için muhtemelen ikinci veya hatta üçüncü sıradaydı.”

Plak çılgınlığının aldığı vaziyetten sonra 2023’te piyasanın nispeten durgunlaşması plak endüstrisinde çalışanlar tarafından oldukça olumlu karşılanıyor. “Bu çok daha sağlıklı hissettiriyor. Bu endüstri hızlı büyümeye uygun değil” diye katılıyor Loveland, Ohio merkezli Plaid Room Records mağazası ve Colemine Records plak şirketinin kurucusu ve sahibi Terry Cole.

Sanatçıların neden albümlerinin çok satmasını isteyebileceğini anlamak zor olmasa da büyük sanatçıların satış kaygıları ve birden sipariş ettikleri 500 bin plak basımı bağımsız sanatçıların önüne geçiyor. Ditto Music’in açıkladığı verilere göre müziğini plak olarak çıkarabilmiş bağımsız sanatçıların oranı yalnızca %12.8.

Dönüşü muhteşem olan plaklar, pandemide hasret kaldığımız o fiziksellik hissini bir şekilde doldurabildi; hem endüstride hem de günlük hayatlarımızda yerini garantiledi. Plaklar konsept olarak yeni olmasalar da geri dönüşleri geç dönem kapitalizme uygun yeni etkiler ve sonuçlar doğuruyor. Çünkü 500 bin tane Adele plağı, hangi talebin arzı?

Dadanizm sitesinden daha fazla şey keşfedin

Okumaya devam etmek ve tüm arşive erişim kazanmak için hemen abone olun.

Okumaya Devam Edin