
Belgeselciler burada mı?
Documentarist 12. İstanbul Belgesel Günleri başlıyor.
Belgesel film severleri 12 yıldır yalnız bırakmayan Documentarist İstanbul Belgesel Günleri tam 30 ülkeden 83 film, 60 gösterim, söyleşi, atölye ve forumlarla dolu bir proglamla 15 Haziran’da başlıyor. Bağımsız kimliğini ilk günden beri koruyan festival, yine dünyanın dört bir yanından toplanmış, güncel meseleler üzerine bir seçkiyle karşımızda.

Ağaçlardan Bahsetmek
Konuk ülke: Sudan
Bu yıl Sudan’a ayrılan Konuk Ülke özel bölümünde, dünya prömiyerini Berlin Film Festivali’nde yapan ve En İyi Belgesel ödülünü alan Ağaçlardan Bahsetmek (Talking About Trees) belgeselini ve bu belgeselde de anlatılan Sudan Film Grubu’nun 1970-80 yıllarında ürettiği filmleri izlemek mümkün.

Kuzeyli Bir Can
Ustaya Saygı: Sean McAllister’la bir “Sinema Dersi”
Çoğu sinema severi en heyecanlandıran bölüm olsa gerek.
Festivalin onur konuğu olan Sean McAllister’ın Sundance ödüllü belgeselleri ile son filmi A Northern Soul’un gösterileceği program kapsamında ayrıca ünlü yönetmen, Karakterlerle İçli Dışlı Belgesel Yapma Sanatı başlıklı bir sinema dersi de verecek.

95 cm: Mega Kentin Mini Yurttaşları
Tüm gözler üzerinde: Türkiye Panorama
Bu bölümde Türkiyeli bağımsız belgeselcilerin otuzdan fazla filmi seyirciyle buluşacak. İlk filmini çeken yönetmenlere de ev sahipliği yapan bu bölümde, geleneksel Johan van der Keuken Yeni Yetenek Ödülü’nün kazananı da açıklanacak. Jüride ise Pınar Selek, Hüseyin Karabey, Emine Yıldırım, Liliana Dulce marinho de Sousa ve Taylan Mintaş var.
Bizce dadanmalık filmlere gelirsek…
Aether:
Yönetmen Ruken Tekeş’in, yakında hidroelektrik barajının suları altında kalacak kadim topraklar Hasankeyf’e 21 günlük saygı ziyareti.

Kadınlar Ülkesi
Kadınlar Ülkesi:
Türkiye’den ABD’ye taşınan bir yönetmen, kişisel sorgulamalarının çok daha ötesini keşfe çıkarken, Suriye’deki savaş yüzünden evlerinden edilip Florida’ya yerleştirilen Fatima ve Huda da bu arayışa katılarak, yabancı bir yerde yeni bir ev kurmanın, sevdiklerini uzakta bırakmanın ne demek olduğunu anlatıyorlar.
Açık Kalan Kamera:
Belgeselin yönetmeni Ecem 8 yaşındayken babası bir kamera alır. Eve kameranın gelmesiyle birlikte aile bireyleri de birbirlerinin videolarını çekmeye başlar. Yönetmen bu görüntülerden, içindeki konuşmalardan ve izlediği Bedenim isimli belgeselden yola çıkarak annesinin, kendisini ve ablasını yetiştirirken düşündüklerini ve yapmaya çalıştıklarını merak eder. Annesi, verdiği röportajlarda kadın olmanın zorluğundan bahseder. Annesinin söylediklerinin aksine, kendisine aktarılanı uyguladığını fark eden Ecem, bir kapının açık kaldığını, ailesinin yetiştirmek istediği kız çocuğu profilinden farklı bir birey olduğunu düşünür.

Aslında O Kız Benim Erkek Kardeşim
Kuir Belgeseller : Love is Love
24-30 Haziran’da gerçekleşecek Onur Haftası öncesi Pre-pride etkinliği tadında bir kategori. Bu bölümde üç film var: Aşıklar Ordusu (An Army of Lovers), Aslında O Kız Benim Erkek Kardeşim (Actually She is My Little Brother), Koşulsuz Sevgi (Unconditional Love)
Film gösterimleri Aynalı Geçit, Vault34/Yeşilçam Sineması ve Kadıköy Sineması’nda, etkinlikler ise Yapı Kredi Kültür Sanat’ta gerçekleşecek. Programın tamamına buradan ulaşabilirsiniz.