
C8H9NO2 etkisi devam ediyor
Versus Art Project’in ev sahipliği yaptığı “Paracetamol” sergisine dadanmak için son iki hafta! (Evet, başlıktaki o formül Paracetamol maddesinin.)
Versus Art project, 1904 yılından beri Beyoğlu’nda olan Hanif Han içerisinde bulunuyor. Asansörle ya da merdivenlerden çıkarken, Beyoğlu’nda takım elbiseyle dolaşılan dönemlere doğru gidiyormuş gibi hissediyorsunuz. Özlediğimiz Beyoğlu bile tarih olurken, insana iyi geliyor hanın katları arasında dolanmak.
Sıcak anlatımıyla sizi daha ilk andan içine çekebilen bir sergi Paracetamol. SABO’nun eserlerinde, renkler ve figürlerin yerli yersiz boyutlandırılması gibi yöntemlerle yarattığı mizahi anlatımın içinde bir tür yolculuğa çıkmak insanı gerçekten mutlu edebiliyor.
Başım Dönüyor!
SABO, daha önce birçok karma sergide bulunmuş, genç ve yetenekli bir sanatçı. Genellikle çalışmalarında geçmişten besleniyor. İlk kişisel sergisi “Paracetamol” de adını çocukluğunda yaşadığı bir hikayeden alıyor.
SABO’nun sergide bulunan 14 çalışmasında bu anılarının, hikayelerin yeniden kurgulandığını görüyoruz. Çalışmalarında figürler daima ön planda ama mekan ve yarattığı atmosferdeki her öge de bir o kadar hikayenin tamamlayıcısı oluyor. İki yıllık aralıksız çalışmanın sonucu olan eserlerinde benzer temaların olduğunu söyleyen sanatçı, bunun yarattığı avantajı ise şöyle yorumluyor: “Resimlerin temaları birbirleriyle bağlantılı olduğu için bir araya geldiklerinde diyalogları kuvvetli oldu.”
Sergi kavramsal olarak “bellek” ve “zaman-anılar” ilişkisi üzerine odaklanıyor. Sanatçı, geçmişte olan karmaşanın yani anıların, korkuların, planların üretim sürecine çok yakın olduğunu söylüyor. Zamanla kendini inşa eden kişisel serginin tüm bileşenlerinin bu geçmiş, anılar, düşler başta olmak üzere, bilinçdışı birer ürünü olduğunu da düşünebiliriz.

Franny ve Zooey
Eserlerin teması, birer bellek yoklaması sonucu oluşuyor. Sergi mekanında gezerken de bunu hissedebiliyoruz. Sanatçının anılarında dolaşmak, SABO’nun belliğine bir yolculuk gibi. Hem çok gerçek, güçlü bir anlatımı var çalışmaların hem de çok belirsiz ve fantastik. Yine de kendi anılarınızdan da bir şeyler bulmanız mümkün. (“Franny and Zooey” isimli çalışmasını gördüğüm an, Sabo’nun anılarından ayrılıp, kendi yolculuğuma çıkıyor gibi hissetmiştim.)
Bu arada, sergi katalogu da ayrıca bahsedilmeyi hak ediyor. Katalogun tasarımı eskiz defterini andırıyor ve okuduğumda görüyorum ki SABO’nun elinden düşürmediği bir eskiz defteri varmış, anı defteri gibi olduğunu söylüyor. Bu defterden yola çıkılarak tasarlanmış. Böylece sanatçının resimli anılar defterini inceliyormuş gibi bir his yaratılmış.
“Paracetamol”, 23 Şubat’a kadar devam edecek. Son iki hafta!