Seçimler öncesi son çıkış: Balthazar, 29 Mart’ta Roxy’de!

Yazı: Seden Mestan

Amerika ya da İngiltere’den değilse bir grup ya da müzisyenin nereli olduğu üzeri bastırıla bastırıla belirtilir illa. Biz de şimdi konuyu Balthazar’dan açmak üzere olduğumuz şu saniyeler içerisinde aynı klişeye boyun eğip “Belçikalı grup Balthazar” tanımlamasını konduruvereceğiz buraya. Ama pozitif ayrımcılık (?) yapma niyetinde olduğumuzdan bu tanımlamaya bizzat yer veriyoruz, zira Belçikalı grupların kalbimizdeki yeri pek hoş!

Gerçi Hooverphonic olsun, dEUS olsun, “kalbimizdeki Belçikalı” grupların müziğiyle Balthazar’ınki arasında benzerlik bulabilmemiz zor. İlla birilerine benzeteceksek de damardan gelen melodilerinden ötürü biraz The National’ı, kalbi kırık ama “cool” kalabilen vokallerinden dolayı da The xx’i ve hatta ilk albümde olduğu gibi The Strokes’u andırdığını söyleyebiliriz. Yine de bu benzetmeler de açıklamada pek yetersiz kalabilir çünkü Balthazar’ın bize sunmuş olduğu her iki albümde de 2000’lerin indie müziğini güzelleştiren tüm sesler bir arada mevcut. Hem de grup bu aşina olduğumuz sesleri o kadar güzel harmanlıyor ki sanki ilk defa duyuyor gibiyiz.

2004’ten beri birlikte olan grubun şimdiye dek hepi topu iki stüdyo albümü yayınlamış olması, aç gözlü müzik dinleyicisini istediği oyuncak kendisine alınmamış velet hissiyatına sokabiliyor ama 2010 yılında yayınlanmış minnoşluk demeti “Applause” da, 2012 çıkışlı “Rats” de o kadar dolu dolu albümler ki “dinledim bitti” diye öyle kolayca bir kenara koyamadığınızdan uzun süre aynı canlılıkla hayatınızda kalabiliyorlar. Boşuna demedik ya Balthazar’ı soyduk başucumuza koyduk diye… (Soyduk deyince, Maarten Devoldere ne beybifeys bir abimizdir öyle! Şu aşağıdaki “sol yumruk havaya” diyen…)

Bu arada, coşku seline kapılıp esas söylememiz gerekeni unuttuk: Birlikte çaya pötibör bandırmak istediğimiz grup Balthazar, 29 Mart cumartesi akşamı (yazının yayına konduğu an için “yarın” demek oluyor bu) Avea Escape to Music serisinin konuğu olarak Roxy’de çalıp söyleyecek. Konserden şu anda haberdar olan Balthazar hayranları varsa kendilerinden bir kutu çikolata eşliğinde teşekkür mektuplarını bize ulaştırmalarını istiyoruz.

Canlı performanslarıyla da estiren Balthazar’ı görmek için nicedir yanıp tutuşan müzik sevdalılarına yağlı yemek sonrası içilen bir bardak soda gibi gelecek bu konser. Bu arada eğlence dozunuzu ertesi gün gidip oy vermenizi engelleyecek boyutlara getirmeyin, tamam mı?

Madem YouTube yok bu seferlik SoundCloud’dan dadanalım bu seferlik.

Ayrıca “yazar” grubun en çok “Rats” albümünü seviyor.