Şeytan bunun neresinde: Astroworld Festival’da yaşananlar satanist ritüellerin bir parçası olabilir mi?

Geçtiğimiz cuma günü Houston’da düzenlenen Astroworld, festival alanına akın eden kalabalıklarla açılışı yapmış ve Travis Scott’ın sahneye çıkmasıyla birlikte büyük bir izdihama sahne olmuştu. 100 bin biletin satıldığı festivalde, Travis Scott konseri sırasında kalabalıkların öne doğru hücum etmesi ve bu sırada yaşanan panikle birlikte yaşanan izdihamda sekiz kişi hayatını kaybetti. Yüzlerce de yaralı var. Görgü tanıklarının anlattıkları ve hem konser öncesinden hem de konser sırasında paylaşılan videolar tüm bunlara sebep olan ihmalkarlıkları çok net bir şekilde gösteriyor aslında. Kalabalığın kontrol altına alınamaması, müdahale anında yeterli sayıda sağlık görevlisinin bulunmayışı ve Travis Scott’ın konseri bir türlü bitirmeyişi… Tüm bunları satanist bir ritüel olarak yorumlayanlar da var tabii. İş MHP’nin 40. yıl hesaplaması gibi ince bir matematikle Kris Jenner’a kadar da uzanıyor. ”Şeytan bunun neresinde” diyenler için baştan anlatalım…

Neler olmuştu?

Houston Polis Departmanı ve yetkililer incelemelere devam etse de aslında tam olarak neyin neyi tetiklediği açıklığa kavuşmuş değil. Ama zaten aşırı yoğun olan kalabalığın Travis Scott’ın konser saatinin yaklaşmasıyla birlikte öne doğru hızla ilerlemeye başladığı, o yarım saatlik süreçte nefes alamayıp fenalaşanların olduğu ve Scott’ın sahneye çıktığı 9.30 itibariyle de ölümcül izdihamların yaşandığı biliniyor. Festival izleyicileri arasında o anlara şahit edenlerin anlattıkları bu yönde. Bir acil servis hemşiresi olan Madeline Eskins’in CNN’e anlattıkları da bunları destekliyor. ”Kalabalığın giderek artmasıyla birlikte göğsümde bir baskı hissettim, her yerden sıkıştırılıyordum. İlk şarkı çalmaya başladığında erkek arkadaşıma dönüp ‘Buradan gitmeliyiz’ dedim.” Sonrasında ama oradan çıkmaları zor oluyor ikilinin, Eskins fenalaşıyor ama tanımadığı birilerinin yardımıyla oradan bir şekilde çıkarılıyor. Sonrasında ise gözlerini açtığında sadece kendisine biraz su verildiğini anlatıyor ve sağlık görevlilerinin sayıca az olduğu için müdahalelere yetişemediğini, gerçek bir kaos yaşandığını anlatıyor.

O anda konserde olan bir diğer görgü tanığı Billy Nasser ise sahneyi çevreleyen barikatların işi daha da kötüleştirdiğini ve insanları bu küçük alana sıkıştırdığını söylüyor.

Houston İtfaiye Şefi Sam Peña, festival alanının kapasitesinin aslında 200 bin olduğunu ama Astroworld için 50 bin kişilik bir kapasiteye izin verildiğini söylüyor. Yani aslında önlemler alınsaydı, izdihamın yaşanmasının da önüne geçilebilirdi. Bir de her ne kadar 50 bin kişilik kapasite olsa da bu yıl 100 bin biletin satışa çıkarıldığı açıklanıyor. Yani konser anında kaç kişinin orada olduğu bilinmiyor. Festivalin ilk saatlerinde bir yerden sonra kalabalıklar koşarak içeri hücum etmiş, bariyerleri ve güvenliği yıkarak içeri girmişti; haliyle bilet ve insan sayımı buradan sonra iyice imkansızlaşıyor tabii.

Konser devam ediyor

Sorumlular arasında Travis Scott’ın adının geçmemesi imkansız zaten.

Bir kere konser başlar başlamaz en büyük izdihamlar yaşanmasına rağmen ve Travis Scott’ın bunu görmesine rağmen (”Biri fenalaştı” diyerek güvenlik görevlilerine seslendiği bir video var mesela yukarıda ve dört-beş kere şarkıları kestiği biliniyor) konser tam 40 dakika boyunca devam ediyor. Bu da müdahaleyi zorlaştırdığı gibi kalabalığı daha da hareketlendiriyor. 40 dakikanın sonunda konserin durdurulması ise itfaiye ekiplerinin zorlamasıyla ancak olabiliyor; bu süreçte organizatörlerin konseri durdurmamak için direttiği ve büyük tartışmalar sonrasında durdurulabildiği söyleniyor. Bir taraftan polis departmanı da ”hemen” konseri durdurmanın çok da mümkün olmadığını söylüyor. Polis departmanı şefi Troy Finner oldukça genç ve coşmuş bir kalabalığa konseri durduklarını söylemeleri durumunda olabilecek ayaklanmaları ve yeni izdihamları önlemek adına bu sürenin geçmesinin gerekli olduğunu söylüyor.

Bu arada şarkıları arada durdurup sahneden güvenlik görevlilerine seslendiğini söylemiştik Travis Scott’ın. Yine de olayın büyüklüğünü anlayamadığı için konsere devam ettiğini söyleyenler de var. Yani evet, bayılanları görüyor da izdihamı tam fark edemiyor deniyor ama tabii, bu pek bir şey değiştirmiyor açıkçası çünkü: 1- Geçmişte de konserleri sırasında pek çok tehlikeli olaya sebep olmuştu, 2- Polis departmanı şefi Troy Finner bizzat Travis Scott’ı kalabalıkla ilgili uyardıklarını söylüyor.

Bir çocukluk hayali: Astroworld

Astroworld, Travis Scott’ın 2018 tarihli üçüncü albümünün adı aynı zamanda. Albümün adı ve hikayesi ise Houston’daki Six Flags AstroWorld adlı eğlence parkına dayanıyor. Yani bir nevi lunapark gibi ama daha büyük diyelim… Houston doğumlu olan Travis Scott, işte çocukluğunda falan burada çok güzel zaman geçiriyor ama maalesef park 2005 yılında kapatılıyor. Albümün çıktığı yıl verdiği röportajlarda, yerine koca koca binalar dikilmek için parkın yıkıldığını söyleyerek ”parkı çocukların elinden aldılar, parkımızı geri istiyoruz” diye demeçler veriyor. Ah kentsel dönüşüm ve rant… Neyse sonra yine aynı yıl, yani 2018’de, albümün nostaljik hislerinden de yola çıkarak Travis Scott çocukluk rüyasını gerçekleştirmek adına Six Flags AstroWorld adlı bu mekanda ilk Astroworld festivalini düzenliyor. Oldukça ihtişamlı bir şekilde… 2019’da ikincisi düzenleniyor ve 2020’de pandemiden ötürü iptal ediliyor. 2021 yılında da pandemi var tabii ama yaşananlar o kısmı aklımızdan çıkarıyor.

Tüm bunları Travis Scott’ın sadece sahne almakla kalmadığını, ayrıca festivalin Live Nation ile birlikte organizatörlerinden de olduğunu söylemek için anlattık. Yani dönüp dolaşıp sorumlular arasında gösterilmesinin bir sebebi var. Tüm uyarılara rağmen yaşanan kaosun ve ihmalkarlıkların birinci sorumlusu diyebiliriz bile belki de. Üstelik geçmiş yıllarda da Travis Scott konserlerinde, ölümle sonuçlanmamış olsa da (neyse ki) bazı tehlikeli olayların yaşandığı biliniyor. Hem de Travis Scott’ın kışkırtmaları sebebiyle. Mesela 2015 yılında, Lollapalooza’daki performansının ardından da tutuklanıyor Scott, izleyiciyi bariyerlere tırmanın diye gaza getirdiği için. 2017’de de New York’taki bir konseri sırasında, bir seyirciye mekandaki balkonlardan birinden atlaması için tezahürat yapıyor. ”Bakalım gerçekten yapabilecek misin” diye seslendiği seyircinin durduğu balkon ikinci katta. Aynı konserde, üçüncü kattaki balkondan bir izleyici düşüyor.

2019 yine Astroworld’de bir izdiham daha yaşanıyor, üç kişi hastanelik oluyor. Polis departmanının o dönem yaptığı açıklamalar yaşananların sebebini yine ihmallere bağlıyor: alanda yeterince görevli yok ve organizasyon kalabalıklara hazır değil. Live Nation’ın da bu anlamda geçmişi fena; 2016 to 2019, Live Nation Entertainment ve Live Nation Worldwide ihlallerden ötürü türlü cezalara çarptırılıyor. Hatta bu ihlaller ‘küçük’ de olsa bazı kazalara sebep oluyor.

İzdihamın tetiklenmesinde uyuşturucunun da etkili olabileceğini söyleyenler de var. BBC’nin haberine göre, Houston Polis Departmanı şefi Troy Finner, “Bir güvenlik görevlisinin raporu elimizde. Ortalığı yatıştırmak için bir vatandaşa doğru uzanırken birden boynuna bir şeyin battığını hissettiğini söylüyor. Hastaneye götürüldüğünde bilinci kapalıydı. Hayata döndürüldüğünde doktorları, boynundaki izin tıpkı birine iğne vurulduğunda oluşan izin aynısı olduğunu söyledi” açıklaması yapmış. Yine BBC’nin başka bir haberine göre, hastaneye kaldırılan pek çok kişinin aşırı dozda uyuşturucuya müdahale etmek için kullanılan ilaçlarla hayata döndürülmesinin ardından, festivaldeki olaylarda “uyuşturucu iğne” şüphesi de araştırılmaya başlanmıştı.

6, 6 ve yine 6!

Yani maalesef, göz göre göre gerçekleşen bir facia var önümüzde. Her şeyin ortada olması ise ABD’de komplo teorileriyle yaşayan bir kesimin çarkları çalıştırmasına engel değil ve sosyal medyada giderek yükselen bir teoriye göre bunların hepsi satanistlerin işi.

Şeytanın ve altı rakamının peşinde incelemelere koyulan bu kesim, elbette ki baktığı her yerde şeytanı görüyor.

Ve son iddiaya göre tüm bu felaket aslında planlanmış bir ayinin parçası ve işler Kris Jenner’ın doğum gününe kadar uzanıyor. Vov. (Yine bilmeyenler için, Travis Scott ile Kylie Jenner yıllardır birlikteler ve Kris Jenner da evet, Kylie Jenner’ın annesi. Kardashian hanedanlığına uzaksanız, bir de buradan bakın.)

Şimdi bir kere bu iddialar ‘boş’ değil, konserde öne çıkan görseller kolayca şeytana bağlanıyor. Travis Scott’ın tişörtü, girişteki kuru kafa falan. Ayrıca olay anından yayılan videolar üzerinden de şeytan ve ayin yorumlamaları yapılıyor. Kıl kırk yarılıyor. Görseller kadar sayılar da kıymetli: Travis Scott’ın festival sonrası yaptığı özür açıklaması cumartesi yani haftanın altıncı gününde yapılıyor. Kris Jenner ise bu yıl 66 yaşına basıyor. (Şeytan ayrıntıda gizlidir hohoho!) Ama tabii garip bir tesadüf daha var, Astroworld Church of Satan yani şeytanın kilisesinin kuruluşundan tam 666 ay, 6 gün sonra gerçeklemiş. Hmmm…. İşte bundan korkulur. Bu ciddi. Konserin olduğu gün Scott, ”Bugün ziyafet var” gibi bir tweet de atmış. Vov.

Bu arada teoriler bunlardan ibaret değil. Hilary Clinton’a kadar uzanan farklı versiyonlar da var ve deniyor ki sekiz değil, bu cani ritüelde yüzlerce kişi öldü.

Her şey bir yana, müziğin satanist imgelerle bir araya gelmesi yeni bir şey değil. Muhafazakar kesimin bunlardan korkması da yeni değil. Hele ki söz konusu siyahi müzisyenler olduğunda, bilhassa müziklerinde geçen bu imgeler hayal güçlerini ve isyanları daha da tetikleniyor. (Lil Nas X şeytana kucak dansı yaptığı klibiyle hepsini alaşağı etmişti ve oldukça matraktı.) Komplo teorisyenleri de her şeyin arkasında bir tarikat aramayı çok sever, malum. Haliyle Astroworld’de yaşananlar pek çokları için müthiş bir malzeme veriyor. Üstelik bunların bir teoriye, şeytana bağlanması ise yaşananların önemini hafifletiyor. Burada ciddi bir felaket var; büyük ihmaller, umursamazlık ve gözlerde dönen dolar işaretleri var. Kris Jenner’lar, Hilary Clinton’lar derken dikkatler de asıl meseleden uzaklaşıyor.

Oysa uzun uzun anlattığımız üzere, sekiz kişinin öldüğü, yüzlerce kişinin yaralandığı bu olay saatler, günler hatta belki de aylar öncesinden belli etmiş kendisini. ”Şeytan bunun neresinde” derken belki de biraz mecazi düşünmek gerekiyor.