Ayna ayna söyle bana, dost musun, düşman mı?

Aynalarla aramız nasıl: Kendimizle kurduğunuz ilişkiye aynadan bakalım mı?

Kendi yansımasına aşık olan Narkissos’tan, “Ayna, ayna söyle bana, var mı benden daha güzel bu dünyada?” sorusunu histerik bir şekilde hiç durmadan soran Pamuk Prenses’in kötü kalpli üvey annesine dek pek çok örnek aynaları narsisizm ile ilişkilendiriyor. Günlük hayatta da sürekli aynaya bakan kişilerle ilgili aşağı yukarı aynı şeyi düşünürüz: Kendini beğenmiş. Bu bağlamda selfie’ler üzerine de düşünebiliriz. Sonuçta selfie dediğimiz şey nedir? Kendi yansımamıza bakarak çektiğimiz fotoğraflar. Ama işte tam bu andan sonra selfie’ler aynalardan biraz ayrılıyor çünkü aynadaki yansımamıza bakarken kendimizle baş başa bir deneyimin içindeyken, selfie’ler kendi yansımamızı dünyayla paylaşmamızı, dolayısıyla dış dünyadan onay almamızı sağlayan aracılara dönüşüyor.

Bruce Willis Mirror GIF by Friends - Find & Share on GIPHY

Aynayla ilişkimizin kendimizle baş başa bir deneyim olduğundan söz etmişken bu ilişkinin bir süredir meditasyonun alanına da girdiğini belirtelim. Aynaya bakmak daha çok narsisizm gibi negatif anlamlarla yüklü olsa da, aslında psikolojimiz üzerinde pek de konuşulmayan bazı rahatlatıcı etkilere sahip. Asansörleri düşünelim mesela…

Eskiden, asansör geldi zannedip de “asansör boşluğuna düşme” adlı bir kazanın olduğu zamanlarda ve ülkelerde, halk tarafından asansörün orada olup olmadığını kontrol etmek gibi bir işlev yüklense de, asansörlerdeki aynaların aslında farklı işlevleri var. Bunlardan biri, diğerlerinin ne yaptığını görmemize olanak tanıyarak kendimizi güvende hissetmemize yardımcı olması. Bir diğeri asansörde başkalarıyla göz göze gelmemek için boş boş duvara veya yere bakmaya eğlenceli bir alternatif sunması. Üçüncüsü ise bizi rahatlatması. Biz üçüncüsüne odaklanalım. Aynalar bizi nasıl rahatlatıyor?

Bir boşlukta yukarı çıkan veya aşağı inen, dışarıyı göremediğimiz, oksijensiz küçücük bir kutuda olmak pek eğlenceli bir durum değil kabul edersiniz ki. Hatta çoğumuz için klostrofobik bir ortam olduğunu söylemek yanlış olmaz. Böyle bir ortamda aynaya bakmak öncelikle içinde bulunduğumuz alanı geniş göstererek kaygılarımızın yatışmasına yardımcı oluyor. Ancak yalnızca alanı geniş göstermekle kalmıyor, aynı zamanda bizi kendimizle temas kurmaya da yönlendiriyor…

Turning Natalie Portman GIF by foxhorror - Find & Share on GIPHY

Aynaya bakıp da kendimizle kurduğumuz bu temas sırasında herkes huzur bulmuyor tabii. Hatta tam aksini deneyimleyen büyük bir kalabalık söz konusu çünkü aynada kendi yansımamıza bakmak ruh halimize göre içimizdeki eleştirel sesi devreye sokabiliyor. “Şuram çirkin, buram böyle, keşke şuram şöyle olsaydı,” gibi düşüncelerden kaçmak için aynalarla kısıtlı bir ilişki kuruyor olabiliriz zaman zaman ama aslında aynalarla barışmamız gerekiyor olabilir çünkü o kaçtığımız aynalar duygu yönetimi ve kaygı açısından çok rahatlatıcı bir etkiye sahip.

Psikolog Vinai et al.’ın 2015 yılında aynalar ve video kayıtları kullandığı araştırmalar, kendi yansımamıza bakmanın bize “kendini yansıtma”yı (self mirroring) öğreterek kaygı hissettiğimiz anlarda duygularımızı yatıştırmaya yardımcı olduğunu ortaya koyuyor. Aynaların ruh halimiz üzerindeki etkilerinden yola çıkarak geliştirilen ayna meditasyonu diye bir metot dahi var.

Ayna meditasyonunu geliştiren Columbia Üniversitesi psikoloji bölümünden Doçent Doktor Tara Well’in yürüttüğü çalışmalarda, katılımcılar 10 dakika veya daha fazla süre boyunca ayna karşısına oturuyor. Uydukları tek kural tüm meditasyonlarda amaçlanan bilinçli farkındalık hali: Yani, dikkatini o anda tutarak deneyimin yarattığı tüm duyguların farkında olmak ve kendine karşı nazik bir tutum benimsemek.

Araştırmaya katılanların bir kısmı aynaya bakmakla ilgili hiçbir sorun yaşamazken bazılarının zorlandığını, aynaya bakmamak için bahaneler ürettiğini fark etmiş Tara Well: “Meditasyon deneyimize katılanlardan Carly adlı bir kadın aynaya baktığımızda hissettiğimiz rahatsızlığın kusursuz bir örneğiydi. Aynanın karşısına oturur oturmaz telefonuna bakmaktan saçını düzeltmeye dek aklınıza gelebilecek her şeyi yaptı. Aslında olan şey şuydu: Kendini görmenin yarattığı duygusal yoğunluktan kaçmak için zihni oradan oraya atlıyordu.”

Is That What I Look Like Meryl Streep GIF - Find & Share on GIPHY

Gelişim psikolojisine göre duygularmızı göstermeyi ve yönetmeyi hayattaki ilk yıllarımızda kurduğumuz yüz yüze ilişkilerde aldığımız geri bildirimlerden öğreniyoruz. “Kendimizle yüz yüze geldiğimizde ne oluyor peki?” diye soruyor Tara Well. “Öncelikle içimizde olanı dışarıda görmemize olanak tanıyor bu karşılaşma. Carly’e bakarsak mesela, içinde hissettiği rahatsızlık ve sabırsızlık aynaya da yansıyordu. O yüzden kendine baktıkça daha da rahatsız ve sabırsız hissediyordu. Onun durumunda ‘kendini yansıtma’, deneyimini gitgide daha da yoğunlaştıran bir kısır döngü yaratmıştı.”

Aynaların bize huzur verebileceğinden söz edip ayna karşısında yerinde duramayan bir Carly anlatınca biraz farklı bir tablo çizmiş olduk ama durun, daha bitmedi…

Tara Well, Carly’ye yalnızca düşüncelerine ve o anda yaptıklarına odaklanmasını söyleyince, işler değişmeye başlamış. Bir adım geri gidip kendini gözlemlemeye başladığında deneyimi de farklı bir boyuta ulaşmış çünkü aslında üzüntü veya stres anlarında kendine karşı ne kadar acımasız olduğunu fark etmiş. “Carly, ayna meditasyonu yapmaya devam ettikçe kendisine karşı çok daha nazik bir insan oldu, duygularını çok daha iyi tolere edebilmeye başladı. Kendini gözlemledikçe, düşüncelerinin duygularını nasıl yönlendirdiğini fark etti,” diyor Well.

Primping Jean Harlow GIF - Find & Share on GIPHY

Araştırmanın vardığı sonuç ise şu: Kendimize karşı acımasız eleştirilerimizi veya diğer bir deyişle “içimizdeki eleştirmeni” durdurmanın en etkili yolu perspektifimizi değiştirmek, düşüncelerimizin duygularımıza yön verdiğini fark edip o düşüncelere daha dikkatle bakmak. Aynalara gelince… Her şey gibi aynalar da bizim onlarla ne yaptığımıza bağlı olarak şekil değiştiriyor aslında. Kendimize işkence etme aracına da dönüşebilirler, kendimizle yapacağımız barışın elçisi de olabilirler.